
Bu şehirde ne hikmetse suni gündem bir türlü eksik olmuyor. Şimdi de İl Genel Meclisi’nde Cumhur İttifakı krizi.
Meteorolojiden sizin aranızdaki havayı ölçmesini isteseler, yemin ederim cihazlar iflas eder…! Çocuk gibisiniz vallahi. Bir gün birlikte yatırımları gezip ortak paylaşımlar yapıp, sosyal medyada birbirinizi etiketliyor sunuz, ertesi gün bir bakıyoruz ortalık toz duman. Bir gün birlikte doğum günü kutlayıp pasta yiyor sunuz, ertesi gün ise birbirinizi…!
Peki, son tartışmanın nedeni ne? Toplantıyı canlı veren meslektaşlarımızın yayınlarından izlediğim kadarıyla Meclis Başkanının MHP’li Üye Enver Kemik’e söz vermemesi. Daha doğrusu istediği anda söz vermemesi.
Meclis Başkanına bakış açımı herkes bilir. Ancak doğruları da söylemek her insanın görevi. Başkan söz istendiğinde; “Söz vermiyorum” demiyor, “Söz verme sırası da gelecek” diyor ve gündem maddelerine devam ediyor. Tabi yılların kurdu, namı değer Kemük’te bu fırsatı kaçırmıyor. Çünkü kongre, divan, meclis ya da seçim nasıl yönetilir, buralarda kriz nasıl çıkartılır en iyi Kemük bilir. Hatta hâkim nezaretinde yapılacak önseçimden bir gece önce Genel Merkez onaylı listeyi değiştirerek milletvekilliğini birinden alıp diğerine verdiği bile vakidir…!
Aslında bu işin İl Genel Meclisi ya da Cumhur İttifakıyla filan ilgisi yok. Yaşanan durum havacılık tabiriyle tek kelimeyle it dalaşı….! Şimdi bunlar el ele verip; “Bize it dedi” diyebilirler. Onun için “İt dalaşı” nedir açıklayalım; İt dalaşı, iki ülkeye ait savaş uçaklarının, birbiri çevresinde burgu gibi dönüşlerle taciz için manevra yapması anlamında kullanılmaktadır.
Be Allah’ın adamı; “Söz vereceğim” dediğinde 2 dakika sabretsen ne olurdu? Ya da be megolaman adam; söz istediklerinde verseydin neyin eksilirdi?
Çocuk değilsiniz. Torun torba sahibi adamlarsınız. Egolarınızı ön plana çıkartarak bu şehri daha fazla germeyin. Hep birlikte bir felaketten çıktık ve bir kez daha gördük ki, komşu komşunun külüne muhtaç.
Ayrıca Reis ve Türkmen Beyi sizin şu halinizi görse vallahide tokatlar, billahi de tokatlar…! İki lider; “Terörsüz Türkiye”, “Tek yürek, tek yumruk Türkiye”, “Edirne’den Kars’a, Sinop’tan Hatay’a 80 milyonun kardeş olduğu Türkiye” diyor, siz burada fındık kabuğunu doldurmayacak meselelerle kafanıza göre gündem yaratıp şehri geriyor sunuz. Olmaz. Yakışmaz.
Şimdi kavga değil, yaşta pasta ve baklava zamanı. Tatlı yiyip tatlı konuşun. Ahmet Tam amcanız gereğini yapar. Ama fazla kaçırmayın. Yaşlı başlı, torununun çocuğunu gören adamlarsınız. Korkarım bu gidişte şeker hastası olacaksınız. Bu tür hareketlerle oradaki gençlere de kötü örnek olmayın. Onları da yoldan çıkartmayın. Kendinizi de veli nimetten saymayın. Çünkü biriniz olmasaydı partisinin 3 ihtimali vardı, diğeriniz olmasaydı onunda 2.
Ayrıca artık yeter yahu. Sizden önce Karabük’te Candaroğulları vardı….!


