OSTİM TEKNOPARK’ta bir yer kiralanıyor. Oranın tabak, çanak, bardak, çatal, bıçak gibi bir takım ihtiyaçları oluyor. En büyük başarısı, “ÇAY ATIKLARINDAN ELDE EDİLMİŞ BİYOKARBOFENDEN AKTİF KARBON ELDESİ İÇİN BİR YÖNTEM” adlı patent başvurusu yapmak olan ve KARDEMİR’deki görevi tam olarak kimse tarafından bilinmeyen Nurettin Çek isimli şahıs alınan ürünleri beğenmiyor ve basıyor isyanı…!
Nurettin Çek, KARDEMİR üst düzey yönetimine gönderdiği 9 sayfalık e-mail ile adeta e-muhtıra veriyor. Ama ne mail? Açıkçası ilk okuduğumda güldüm. Biraz düşündükten sonra ise; “Kendine gel Şükrü, ağlanacak halimize gülüyorsun, Türk sanayisinin anası kimlerin eline kaldı?” dedim.
Neden mi?
Sektör demir-çelik
Konu tabak-çanak
Birçoğunuz ‘Ne alaka?” diyecek ama gönderilen e-mailde 39 ayet-i kerime var.
Peki bu kadar mı?
Tabi ki hayır.
Alparslan Türkeş’in; “Türk Töresinin bir şartı da yüksek vazife duygusudur. Vazifeyi her ne pahasına olursa olsun yapmaktır. Diğer bir şart, toplum uğrunda her çeşit fedakarlığı yapmaktır. Millete hizmet yolunda şahsi menfaatlerden, şahsi zevklerden feragattir. Vazgeçmektir. Kişiler kendilerini millet için feda ederler. Türk Milleti’nin büyüklüğü böyle yükselecektir. Onu sizler yaşatacak, sizler yükselteceksiniz. Türk Töresinin en önemli bir gereği de sır saklamaktır. Sır saklamak” ve; “Davalarımızın çözümü kendimize dönmek, sarsılmaz bir birlik halinde el ele vermek ve geceli gündüzlü çalışmaya girişmekle mümkündür” sözleri….!
İçinizi karartmayalım ve birazda gülelim. Mailinde KARDEMİR’in bazı profesyonellerini tabak-çanak için suçlayan şahıs ne ile övünüyor biliyor musunuz? Cümle aynen şu şekilde; “Nurullah Kozan ve onun gibi ARGE Düşmanı zihniyete rağmen 09.07.2024 tarihinde Türk Patent ve Marka Kurumu’na, “ÇAY ATIKLARINDAN ELDE EDİLMİŞ BİYOKARBOFENDEN AKTİF KARBON ELDESİ İÇİN BİR YÖNTEM” adlı patent başvurusu yapılmıştır. Buluş Sahipleri: Nurettin ÇEK, Selman SEZER, Prof. Dr. İsmail DEMİR. Söz konusu Patent başvurusu KARDEMİR’e prestij, ilim/bilim, gelecek vizyonu, yenilikçi ürün, üretime geçtiğinde teşvik, vergi indirimi, dünya çapında dikkate alınırlık gibi avantajlar sağlamış ve sağlayacaktır. Nurullah Kozan bey sahi Siz ne yaptınız?”
Ama ne proje, ne büyük bir başarı değil mi? Muhtemelen İsmail Demir Savunma Sanayii Başkanlığından alınınca büyük bir şoka girmiş olacak ki, kendisinin ÇAYKUR Yönetim Kurulu Başkanlığına atandığını düşünmüş ve çay atıklarına yönelik bir projeye imza atmış olmalı. Büyük olasılıkla gururumuz, medar-ı iftiharımız büyük Türk Milliyetçisi Aziz Sancar hocamızda onları bu buluşundan dolayı kıskanıyordur…!
Ve KARDEMİR yönetimine çekilen ihtar şu cümlelerle son buluyor;
“Son olarak şu birkaç özlü sözü de vurgulayıp şimdilik sözlerimize son vermek isteriz. “Bizim davamız, senlik benlik davası değil, memlekete hizmet davasıdır” Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip ERDOĞAN “
Sadece bir alanda maalesef arzu ettiğimiz, hedeflediğimiz değişimi gerçekleştiremedik. Geride bıraktığımız son 16 yılda dönüştüremediğimiz yegâne alan, ülkemizdeki muhalefetin zihniyetidir. Onu değiştiremedik. Orada başarısız olduk.” Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip ERDOĞAN
Sn. Cumhurbaşkanımızın da dikkat çektiği üzere, son yıllarda halen olumlu yönde değişmeyen zihniyet halen ne yazık ki KARDEMİR’in İdari İşler Müdürü olarak görev yapan bireyde baskın bir şekilde dışa vurulmaktadır.
Vah benim KARDEMİR’ime.
Yazık oluyor güzel memleketime.
Başlar ayak, ayaklar baş olmuş bu şehirde.
İşin ilginç yanı, istedikleri gibi at oynatan bu ekipten biri valilikte yapılan bir toplantıda; “Karabük’ün sahibi yok” cümlesini kurabiliyor.
Ama o da haklı…!
Çünkü Karabük’ün sahibi olsaydı onlar burada olamazdı…