Hikâye bu ya. Türk futbolunun efsane başkanlarından biri Savunma Sanayii’nde bir iş yapıyor. O Başkanımız, devletimizin bazı kurumlarının o zamanki yöneticileri aracılığıyla bazı kardeş ve dost ülkelerle iş bağlantısı kuruyor.
Bağlantı 60 milyon dolarcık…! Bunu da en iyi o bağlantıyı kuranlar, yani komisyoncular bilir…! Biz o efsaneye bunu sorduğumuzda; “Allah yaYdımcınız olsun” dedi…..!
“Neden?” Diye sorduk;
“Valla benim 20 milyon dolar halen kayıp” diye cevap verdi….!
Bu kadar mı?
Tabi ki hayır…..
Yer bu sefer gardaş Azerbaycan.
Buraya da bir gemi satacağız ancak yine bir kriz var….!
Efsane başkan ilgili makamlarla irtibata geçiyor lakin bir sonuç alamıyor. Uçağa atlıyor ve Bakü’ye gidiyor. İlgili muhataba; “Beni istemiyor muşsun, hayırdır, bir problem mi var?” diye soruyor.
Bunun üzerine muhatabı; “Ne alaka, seni asıl filanca istemedi ve 5 milyon dolar komisyon alacağı bir firma getirdi” cevabını veriyor.
Bunun üzerine o büyüğümüz oradan görüntülü şekilde arkadaşı arıyor ama ulaşamıyor. Pilota talimatı; “Ankara’ya devam..” oluyor.
Odaya giriyor, karşısına geçiyor ama tek cümle yanıt alamıyor….!
Bunlar teyide muhtaç konular.
Peki inanır mıyız?
İnanırız….!
Neden mi?
Giydiği dona kadar, üzerindeki elbiseler için yönettiği şirkete 470 bin lira fatura kestiren, eşinin tedavi giderlerini milyonlarca para kazandığı firmaya fatura ettiren adam bunları çok rahat yaptırabilir.
Eeee, yaptırdığın işlerden komisyon alırsan, donuna kadar giydiğini yönettiğin şirketlere fatura edersen, memleketin gariban evlatları iş kazalarından birer birer giderken karının özel hastanedeki tedavi giderlerini yine bu şirketlere ödetirsen, tabi ki 27 milyon dolar servetin olur….!
Ölemeyecek siniz…..!